27 Ocak 2013 Pazar

ZARİFE - DENİZ KAVUKÇUOĞLU





Bu Deniz Kavukçuoğlu'nun okuduğum üçüncü kitabı. Daha önce, " Alageyik Sokağı Bir Liman mı? " ve " Sen Bir Vatan Haini misin Baba " adlı romanlarını okumuştum. Çok duru bir dili olan, çok düzgün yazan ve kolay okunan bir yazar. Cumhuriyet gazetesinden de tanıyoruz kendisini. Ama romanlarında aşırı cinselliğe kaçması bazen acaba bu kadar detay gerekli miydi diye sorduruyor insana.












Zarife, gelecekle ilgili özlemlerini gerçekleştirmek için ailesinden, işinden, çok sevdiği sevgilisinden vazgeçip hayatını harcayan ve bundan hiçbir zaman pişman olmayan birisi. Kavukçuoğlu bu roman ile gerçek bir toplumsal yaraya değiniyor. Herkesin haklı olduğu bir hikayesi var mutlaka. Zarife'ye hak da verebilirsiniz. Üstte bahsettiğim gibi Kavukçuoğlu bence cinselliği aşırı detaylarla anlatmasa da olurdu sanki. Çünkü zaman zaman pornoya yaklaştığı kısımlar var.





"Hep ciddiye alırmış gibi yaptılar. Öyle göründüler. Ne annem babam, ne patronum, ne arkadaşlarım, ne de sevgililerim... Kimse beni can kulağıyla dinlemedi... Dinlemek istemedi... Ama ben herkesi dinledim... Önce annemi, babamı, kardeşlerimi dinledim... Zaten içinde olduğum, yaşadığım, bildiğim sorunlarını anlatıyorlardı bana. Arkadaşlarım, sevgililerim, birlikte olduğum başka erkekler de... Herkesin yaşamı kendince en önemliydi. Ya benim yaşamım, ya benim sorunlarım?"

Deniz Kavukçuoğlu'nun, yayınlandığı günden bu yana okurlardan ve edebiyat dünyasından büyük ilgi gören romanı Zarife'nin yeni baskısı Can Yayınları'nda. Bir genç kızın yaşamın zorlukları karşısında boşluğa yuvarlanışını konu alan Zarife, toplumsal değerleri, kişisel ilişkileri sorgulayan önemli bir çağdaş roman. Kitap için Semih Gümüş şöyle yazmıştı: "Zarife'nin, başından sonuna dek bir solukta, merakla okunabilmesinde yazınsal değerinin de elbette payı var."
(Tanıtım Bülteninden)



18 Ocak 2013 Cuma

FENG AİLESİ







D&R da alınacak bir kitap ararken birden karşıma çıktı ve hiç tarzım olmamasına rağmen kapağı hoşuma gittiği için aldım kitabı. Sanat yapmak uğruna çeşitli çılgınlıklar yapan bir anne baba ve çocukları. Bütün yaptıklarını kayıt altına alıyorlar. Bu aktiviteler her zaman masum bir şekilde bitmiyor, yaralanmalar oluyor, polisiye olaylara dönüşüyor.












Çocuklar küçükken işin içine onları da sokuyorlar ama büyüdükleri zaman biri sinema sanatçısı oluyor, öteki yazar oluyor ve anne babalarıyla zıtlaşmalar başlıyor. Kitap çok kolay okunuyor, merakla okunuyor ama bana ters gelen bir şeyler var. Anne baba sırf kendilerine engel oluyorlar ( sanatlarına ) diye çocuklarını resmen dışlıyorlar ve yaşamlarının sonuna kadar görmemek için plan yapıp bunu uyguluyorlar.





Fang Ailesi

Yazar : Kevin Wilson
Çevirmen : Emre Ülgen Dal
“Şimdi suratına bir tane çaksam, sanat diyebilir miyim buna?”

“Yılın en iyisi... Bildiğiniz şaheser.”
Nick Hornby

Time, Guardian, Amazon, Esquire, People ve Kirkus’un “YILIN EN İYİ KİTABI” seçkilerinde.

BAY VE BAYAN FANG yaptıkları şeye sanat diyorlardı. ÇOCUKLARINA göre ise bu bir tür şeytanlıktı.

Şayet Caleb ve Camille Fang gibi hayatınızı performans sanatına adamışsanız, ve yapıtlarınız gerçekliği çarpıtmak üstüne kurulmuşsa, konu ebeveynliğe geldiğinde kimse sizden harikalar beklememeli. İnanmazsanız Buster ile Annie Fang’e sorun. Onlar kendilerini bildi bileli (istemeden) anne babalarının zirzop yapıtlarında rol aldılar. Ama sonra büyüdüler, önce anne babalarının yarattığı garip dünyanın ötesine adım attıkları yaşa, ardından o dünyada tutunamayıp, kurdukları yaşamların başlarına yıkıldığı yaşa geldiler. Biri sancılı bir yazar, diğeri Hollywood'da umut veren bir aktris olan iki kardeş, büyüdükleri eve dönmekten başka çare göremediler. Ancak anne babaları onlarla ilgilenemeyecek kadar meşguldü; “başyapıtımız” dedikleri son bir performansı hayata geçirmeye hazırlanıyorlardı. Çok geçmeden hırslar çarpıştı ve her bir Fang üyesi çok önemli bir kararın eşiğine geldi: Önemli olan aile miydi, yoksa sanat mı?
Kevin Wilson'ın pek çok yayın organı tarafından "yılın en iyileri" seçkisine dahil edilen ve yakında sinemaya uyarlanacak romanı FANG AİLESİ, sürekli çatışan ama birbirini sevmekten asla vazgeçmeyen tuhaf bir ailenin eşsiz hikayesi.

Kitap Hakkında

Yazar : Kevin Wilson
Çevirmen : Emre Ülgen Dal
Sayfa Sayısı : 300
Yayın Evi : Domingo
Dili : Türkçe

9 Ocak 2013 Çarşamba

CEMAL SÜREYA'YI SAYGI İLE ANIYORUZ.












Cemal Süreya'yı ölümünün 23. yılında sevgi ve saygı ile anıyoruz.

Bakın ne güzel şeyler söylemiş büyük şair.


Bilirsin sigarayı da kalem tuttuğum gibi tutarım,
Ondan tüter sevda sözleri.



Hayat kısa,
Kuşlar uçuyor.



O beni herhalde sevmiş,
Ben onu Her Halde sevdim.



Güzelsin sevgilim,
Ama çok yakından.



Parmak uçlarıma hapsettim seni,
Dokunduğum her yerde seni hissediyorum, canım yanıyor.



Kim istemez ki mutlu olmayı?
Ama mutsuzluğa da var mısın?