Nedense 2 yazardan hiç hoşlanamadım.Selim İleri ve Orhan Pamuk. Bazen okumak istedim kitaplarını aldım, öngarılı oluşum yüzünden okuyamadım hatta ne anlatmaya çalıştıklarını dahi anlayamadım. Ama birçok kişi Orhan Pamuk'un son romanı "Kafamda bir Tuhaflık" ın çok değişik ve anlaşılabilir olduğunu söyleyince kitabı aldım ve bir solukta okudum.
Kitap boza satıcısı Mevlüt'ün yaşamı, akrabaları, maceraları, hayalleri üzerine kurgulanmış ve 1969-2012 İstanbul'unda geçiyor.
Mevlüt Konya'da doğar ve uzun seneler köyünden çıkmaz. Babası Mustafa geçim sıkıntısı yüzünden İstanbul'a çalışmaya giderken Mevlüt'e onu İstanbul'a getireceğine dair söz verir ama bir türlü çağırmaz. Bu arada köyün bütün delikanlıları, amca oğulları Korkut ve Süleyman'da İstanbul'a gitmişlerdir. Mevlüt 12 yaşına geldiğinde hem okumak, hem de çalışmak için İstanbul'un yolunu tutar.
Mevlüt'te kendisinin bile anlam veremediği bir tutukluk vardır. Biz kitabı okurken bu durumu Mevlüt'ün saflığına veriyoruz. Mevlüt İstanbul'da günddüzleri babasıyla yoğurt, akşamları da boza satmaktadır. Ayrıca okula da devam ettiğinden bu çok yorucudur.
Bir gün Alevi olan Ferhat'la tanışır ve beraber"Kısmet" satmaya başlarlar. Ülkedeki siyasi karışıklık yüzünden amcaoğulları Ferhat'la arkadaşlık etmesini istemezler. 1980 darbesi sonrasında Mevlüt okulu bırakmak zorunda kalır. Babasıyla görüş ayrılıkları gittikçe artmaktadır, babası yazın köye giderken onunla gitmez, İstanbul'da çalışmaya devam eder.
Artık 25 yaşına gelmiştir. Korkut'un düğününe babası şiddetle karşı çıkmasına rağmen gider. Düğünde gelinin kardeşi Semiha ile göz göze gelmesi Mevlüt'ün yaşamını değiştirir ve kıza deli gibi aşık olur. Yıllarca Semiha'ya mektup yazar hatta bu durum askerde bile devam eder.
Askerden sonra kuzeni Süleyman'ın yardımıyla Semiha'yı kaçırır. Ama Süleyman onu kandırmıştır, kaçırdığı kız Semiha değil, onun daha çirkin olan ablası Vediha'dır. Süleyman düğünde göz göze geldiği kızın adının Vediha olduğunu söylemiştir, bütün mektuplarda Vediha'ya gitmiştir. Mevlüt mecburen Vediha ile evlenir ve onu sevmeye başlar. Kızın babasının da affetmesiyle düğünleri olur. Artık yoğurt marketlerde satıldığından Mevlüt dondurma satmaya başlar. Akşamları da boza satmaya devam eder.
Kısa zamanda 2 kız çocukları olur. O sıralarda Semiha İstanbul'a gelmiş ve Süleyman'la evlenmek üzere Vediha'nın evine yerleşmiştir. Ama Mevlüt'ün arkadaşı Ferhat Semiha'yı kaçırır. Bu durum Süleyman'ı delirtir ve gider pavyonda çalışan bir kadınla evlenir ve 2 oğlu olur.
Ferhat ve Semiha başlarda maddi zorluklar çekmelerine rağmen Ferhat'ın üniversiteyi bitirmesiyle rahatlarlar. O sıralarda Mevlüt bir büfeye müdür olarak girer ama büfe çalışanlarının kumpası yüzünden işyeri kapanır. Vediha hamile kalır, kendi yöntemiyle çocuğu düşürmeye çalışırken ölür, kısa süre sonra da Ferhat öldürülür. Akrabalarının israrı ile Mevlüt ve Semiha evlenirler. Babadan kalan Duttepe'de bir apartman yapmalarına rağmen çok sevdiği boza işini bırakmaz.
Yazarını bilmeden okusam Orhan Pamuk romanı olacağını düşünmem bile. Sosyal konuların ağırlıkta olduğu, halkın anlatıldığı gerçekçi bir roman. Tek solukta okunuyor, tavsiye ederim.
Arka Kapak :
Kafamda Bir Tuhaflık hem bir aşk hikâyesi hem de modern bir destan. Orhan Pamuk'un üzerinde altı yıl çalıştığı roman, bozacı Mevlut ile üç yıl aşk mektupları yazdığı sevgilisinin İstanbul'daki hayatlarını hikâye ediyor. 1969 ile 2012 arasında, kırk yılı aşkın bir süre Mevlut, İstanbul sokaklarında yoğurtçuluk, pilavcılık, otopark bekçiliği gibi pek çok iş yapar. Bir yandan sokakların çeşit çeşit insanla dolmasını, şehrin büyük bölümünün yıkılıp yeniden inşa edilmesini, Anadolu'dan gelip zengin olanları izler; diğer yandan ülkenin içinden geçtiği dönüşümlere, siyasi çatışmalara, darbelere tanık olur. Onu başkalarından farklı kılan şeyin, kafasındaki tuhaflığın kaynağını hep merak eder. Ama kış akşamları boza satmaktan ve sevgilisinin aslında kim olduğunu düşünmekten hiç vazgeçmez.
Aşkta insanın niyeti mi daha önemlidir, kısmeti mi? Mutluluk veya mutsuzluğumuz bizim seçimlerimize mi bağlıdır, yoksa bizim dışımızda mı gelişip başımıza gelirler? Kafamda Bir Tuhaflık bu sorulara cevap ararken aile hayatıyla şehir hayatının çatışmasını, kadınların ev içlerindeki öfke ve çaresizliklerini resmediyor.
(Tanıtım Bülteninden)
Aşkta insanın niyeti mi daha önemlidir, kısmeti mi? Mutluluk veya mutsuzluğumuz bizim seçimlerimize mi bağlıdır, yoksa bizim dışımızda mı gelişip başımıza gelirler? Kafamda Bir Tuhaflık bu sorulara cevap ararken aile hayatıyla şehir hayatının çatışmasını, kadınların ev içlerindeki öfke ve çaresizliklerini resmediyor.
(Tanıtım Bülteninden)
Türkçe
480 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 21 cm
İstanbul, 2014
ISBN : 9789750830884
480 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 21 cm
İstanbul, 2014
ISBN : 9789750830884